Ahiret ile İlgili Sözler

Ahiret lügatta “evvel” kelimesinin zıddı olarak “son” ve “sonra olan” manasında Arapça bir kelimedir. İslami literatürde ise bu kelime “öbür dünya” şeklinde kullanılmıştır. Dünya, canlıların yaşadığı evvelki alem, ahiret ise son alemdir.
Şimdi Allah dostları ve İslam büyüklerinin Ahiret ile ilgili sözlerini sizlere aktaracağız:
İnsanlar fakir olmaktan korkup, dünyalık için çalıştıkları kadar, cehennem’den korkup, korunmak için çalışsalardı, mutlaka cennete giderlerdi. – Yahya Bin Muaz-ı Râzî (k.s)
Dünyâyı ele geçirmek için âhireti vermek ve insanlara yaranmak için Allahû Teâlâ’yı bırakmak ahmaklıktır. – İmâm-ı Rabbani (k.s)
Âhireti düşünmek akıllılığın işareti ve kalbin hayâtıdır. – Ebû Süleyman Daranî (k.s.)
Ömrüme bakınca, yetmiş üç yıllık ibadetlerimin hepsini, bir saatlik kadar kısa, günahlara bakınca da, Nûh aleyhisselâm’ın ömrü kadar uzun gördüm. – Ebu’l Hasan el-Harkânî (k.s)
Kimin arzusu din, yâni âhiret olursa; bu hayırlı düşüncesi hürmetine, dünyevi işleri de âhiret işi haline gelir. Bir kimsenin düşüncesi de dünyâ olursa; niyetin bozukluğu sebebiyle, âhiret işleri de dünya işi hâline gelir. – Hakim-i Tirmîzî (k.s)
Elbette en bahtiyar odur ki; dünya için âhireti unutmasın, ahiretini dünyaya fedâ etmesin, hayat-ı ebediyesini hayat-ı dünyeviye için bozmasın; mâlâyani şeylerle ömrünü telef etmesin; kendini misafir telakki edip misafirhane sahibini emirlerine göre hareket etsin; selâmetle kabir kapısını açıp saâdet-i ebediyeye girsin. – Bediuzzaman Said Nursî (k.s)
Dünya ve ahiret, iki kuma gibidir. Birisini ne kadar hoşnut edersen, öbürünü o kadar kızdırırsın!… – Mevlana (k.s)
Dünyâyı süt annemiz, âhireti de öz anneniz kabul ediniz. Küçük çocuk süt annesine gitmek için feryâd edip çırpınır. Akıllandığı zaman ise öz annesine gitmeyi çok ister. Siz de akıl sâhibi iseniz öz anneniz olan âhirete yöneliniz. – Câfer bin Süleyman Dâbiî (k.s)
Ey kardeş! Kendine muhakkak lâzım olan şeyleri sağ iken görüp yapmaya gayret et. İnsanları kendine tavsiye ve nasihat edici eyleme. Kendin dünyâda gâfil ve durgun olup da, öldükten sonra kimsenin senin için, iyilik ve sevap yapacaklarını sanma. Zirâ sen, dünyâdayken kendine, âhiretin için lâzım olacak işlere can çıkarcasına, çok gayret göstermediğin halde, başkalarının senin için iyilik yapacaklarına, sevap işleyeceklerine nasıl inanabiliyorsun? – Fudayl bin İyad (r.a)
Âhirette sana lâzım olacak şeye bugün (dünyâda) öncelik ver. Âhirette sana zarar verecek şeyi de terk et. – Seleme bin Dînâr (r.a)
İnsanların en kötüsü ahiretini dünyası için satandır. Daha da kötüsü ahiretini başkalarının dünyası için satandır. – Hz. Ömer (r.a.)