Umre

Umre, belirli bir vakte bağlı olmaksızın ihrama girerek tavaf ve sa‘y yaptıktan sonra tıraş olup ihramdan çıkmaktan ibaret olan bir ibadettir. Ömürde bir defa umre yapmak müekked bir sünnettir. Umre, Hanefî ve Malikî mezheplerine göre sünnet-i müekkede, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre farzdır.
Umrenin iki farzı vardır, ihram ve tavaf. Bunlardan ih¬ram şart, tavaf ise rükündür.
Umrenin vâcipleri de ikidir. Safâ ile Merve arasında sa‘y yapmak ve sa’yden sonra tıraş olmak veya saçları kısaltmaktır.
Hacda olduğu gibi; Müzdelife’ye gitmek, Arafat’ta vakfe yapmak, Mina’da şeytan taşlamak umrede yoktur.
Umre arefe günü ile kurban bayramının dört günü hariç her zaman yapılabilir. Ramazan ayında yapılması ise daha faziletlidir. Öyle ki, ramazan ayında yapılan bir umrenin bir hacca bedel olduğu müjdelenmiştir.
Umrenin faziletine ilişkin ilgili hadis-i şerifler şu şekildedir:“Umre, diğer bir umre ile arasındaki günahları siler.”(Müslim, Hac, 437) Diğer hadis-i şerifte ise, “Ramazan’da yapılan umrenin sevabı bir haccın sevabına denktir.”(İbn-i Mace, Menasik, 45) buyurulmaktadır.
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Umre ibadeti, daha sonraki bir umreye kadar işlenecek günahlara kefârettir. Mebrûr haccın karşılığı ise, ancak cennettir. ” (Buhârî, Umre 1; Müslim, Hac 437)