Cami Adabı

Câmi ve mescidlere “Beytullah (Allah’ın evi)” denilmiştir. Sünnette belirtilen gayelerinin dışında bir maksat için kullanılamaz. Bir mescid ve câmi kıyamete kadar hep mâbed olarak kalır. Buna tecavüz, Allah’ın hukukuna tecavüz olup, ağır mânevi mesuliyeti gerektirir. Bir câminin içi ve kapladığı alan, semaya kadar yükselen üst tarafı da, alt tarafı da câmi hükmündedir.
Bir kimsenin kendi mahalle mescidinde namaz kılması diğer mescidlerde namaz kılmasından daha sevaplıdır. Ancak, bir mahallenin mescidinde ezan ve kametle birlikte cemaatin tekrarlanması mekruhtur. Mahalle mescidi; belli bir imamı ve belli bir cemaati bulunan mescid demektir. Ancak, seferi bir topluluğun cemaatle namaz kılması, cemaatin ezansız ve kametsiz tekrarlanması, mescidin yol üzerinde bulunan bir mescid olması gibi hâllerde mekruh olmaz.

Ayrıca şu hususlara da riayet edilmesi faydalıdır:
1) Mescide abdestli girmek, temiz elbiseler giymek, güzel koku sürünmek.
2) Mescide sağ ayakla girmek, sol ayakla çıkmak. Girerken: “Bismillahi ve’s-selâmü alâ Rasûlullah, Alla- hümmağfirli zünûbi veftah lî ebvabe rahmetike”; Çıkarken: “Bismillahi ve’s-selâmü alâ Rasûlullah, Allahüm-mağfirli zünûbi veftah lî ebvabe fadlike” dualarını okumak.
3) Kirli elbise ve kirli çorapla câmiye gitmemek.  Soğan, sarımsak gibi ağır kokulu şeylerle câmiye gitmemek.
4) Ezan okunmamışsa ve kerahet vakti de değilse, mescide girdikten sonra iki rekat Tahiyyatü’l-mescid namazı kılmak.
5) Mescide lâubâli şekilde girmemek, gelişi güzel oturmamak, mescidde bir şey yiyip içmemek, gürültü yapmamak, zaruret olmadıkça dünya kelamı konuşmamak. Mescid içinde acele davranmamak, koşmamak, alış-veriş yapmamak, dilencilik yapmamak, dilencilik yapanlara sadaka vermemek, vaktin ezanı okunduktan sonra bir mescidden çıkıp başka bir mescide gitmemek.
6) Namaz kılanların önünden geçmemek, namaza durmadan önce boş safları doldurmak, safların sık ve düzgün olmasına dikkat etmek.
7) Cami ve mescidlerde okunan Kur’an, vaaz ve hutbeleri tam bir hürmetle dinlemek. Cemaate duyurmak için vaizler, seslerini ihtiyaç kadar yükseltebilirler. İtikafa giren, yolcu ve garip olan kişilerin mescidde oturmasında, bir şey yiyip içmesinde ve yatmasında bir mahzur yoktur.